Almanya'da Nazi İktidarı:
Birinci Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan Almanya, daha savaşın son¬larında büyük iç sorunlarla karşı karşıya kalmıştı. Bu arada, 1918 Kasım ayı başlarında askeri bir ayaklanma olmuş, 9 Kasım 1918’de İm¬paratorluğa son verilerek, Cumhuriyet ilan edilmiş ve 11 Kasımda da mütareke imzalanmıştı. Bundan sonra Almanya'daki iç karışıklıklar daha da çoğalmıştı. Grevler, ayaklanmalar sürüyordu. Böylece Alman¬ya, iç politika ve ekonomik yönlerden tam bir kargaşa ve çöküntü içine düşmüştü. Ülke bu durumda iken, 28 Haziran 1919'da, Versailles Antlaşması imzalandı. Bunun getirdiği ağır koşullar, Almanya'nın iç düze¬nindeki bunalımı daha da çoğalttı. Bu Antlaşma, sağ ve soldaki bütün Alman kamuoyu tarafından tepkiyle karşılandı. Ülkede bu gelişmeler sürerken de, 11 Ağustos 1919'da, Weimar Anayasası ilan edildi.
Almanya'da Cumhuriyetin ilk yıllarında sol akım güçlüydü. Ancak. özellikle Versailles Antlaşmasının meydana getirdiği tepki, Cumhuri¬yetin iç ve dış politikadaki başarısızlıkları, ekonomik durumun bozuk¬luğu, işsizlik sorunu ve huzursuzluğun gittikçe çoğalması, sağ akımın güçlenmesine neden oldu. Bu arada Fransızlar da, 1923 yılında, Alman¬ların savaş tazminatı ödemeyişlerini bahane ederek Rhur bölgesini işgal ettiler. Bu da Versailles Antlaşmasına duyulan tepkiyi daha çoğalttı. İşte Almanya böyle bir ortamda bulunurken, Nasyonal - Sosyalist Parti (Nazi Partisi) iktidara geldi. Bundan sonraki gelişmeler ise, İkinci Dün¬ya Savaşı'nın çıkmasına yol açan önemli nedenleri ortaya çıkardı.
Nazi Partisi'nin başlangıcını, 1918'de Münih'te kurulmuş olan Al¬man İşçi Partisi teşkil eder. 1919 yılında Adolf Hitler'in üye olması ve liderliğini ele alması bu partiyi kısa zamanda geliştirdi. Parti, 1920'de Nasyonal - Sosyalist Alman İşçi Partisi adını aldı. Almanların o tarihlerdeki duygularından yararlanan Hitler, aşırı sağcı ucu temsil ederek, örgütlenmeye ve taraftar kazanmaya başladı. İşsizliğe çare bulunacağını vaat ederek ve Yahudi düşmanlığını körükleyerek güçlenmekte devam etti. Bu sıralarda, Versailles Antlaşması'nın Alman bütçesine yüklediği savaş tazminatı, ülkenin ekonomik durumunu daha da fenalaştırdığından, bu Antlaşma, diğer getirdikleriyle birlikte şimşekleri üzerine çekmekte devam ediyordu. Nazi Partisi ise, başlangıçtan beri Versailles Antlaşması'nın karşısında olup bunun kaldırılmasını istiyordu ve bu yön¬den de propagandasını sürdürüyordu.
Nazi Partisi, 1930 seçimlerinde altı buçuk milyon oy alarak, 107 milletvekili çıkartarak büyük bir başarı sağladı. 1932 seçimlerinde ise Alman Parlamentosu(Reichstag)'nun 608 üyeliğinden 230'unu kazana¬rak, ülkenin en büyük partisi haline geldi. Bundan sonra meydana ge¬len bazı gelişmelerin üzerine de Cumhurbaşkanı Hindenburg, 30 Ocak 1933'te, başbakanlığa Hitler'i atadı. Böylece Nazi Partisi iktidara gel¬miş oldu.
Bundan sonra Hitler, meclisi feshederek seçimlere gitti. Ancak, 1933 Mart ayında yapılan seçimlerde Nazi Partisi yine çoğunluğu sağla¬yamadı. Bununla beraber Hitler, baskı ile Reichstag'dan dört yıl süreyle olağanüstü yetkiler aldı. Bununla, tam anlamıyla bir diktatörlük yöne¬timi kurmak için harekete geçti. İlk iş olarak da diğer partileri kapattı. Alman ulusunun ekonomik, kültürel ve sosyal hayatım kontrol altına aldı.
Hitler, kendisinin III. Reich dediği döneminde dış politikasında ise, Versailles ve St. Germain Antlaşmalarının kaldırılmasını, Almanya'nın sınırları dışında kalmış bulunan bütün Almanların birleştirilmesini ve bir tek devlet altında toplanmasını, «Hayat alanı» (Bu, Nazi emperya¬lizminin adı idi) elde etmeyi esas almıştı.
Nitekim. Hitler, Almanya içte yeniden güçlenmeye başlayınca, dışta da aktif bir politika izlemeye başladı. Almanya dışında kurulan Nazi partilerini destekledi ve onlardan dış politikası yönünden yararlanma yolunu tuttu. Versailles Antlaşmasının koyduğu sınırlayıcı durumu or¬tadan kaldırdı. Arkasından, askersiz alan olan Ren bölgesini işgal etti.
Almanya'nın, Birinci Dünya Savaşı sonrasında kurulan dengeyi bu şekilde zorlamaya ve değiştirmeye yönelmesi, bu dengenin ve statüko¬nun sürmesinde yararı olan diğer devletleri Almanya'ya karşı harekete geçirdi Bu da, devletlerarası yeni ve önemli sorunlar ile anlaşmazlıkların ortaya çıkmasına neden oldu.